Büyükşehir Belediyesi, Türk edebiyatının derinliklerine inen bir panel düzenliyor. Edebiyatseverlerin buluşacağı bu etkinlikte, yazarlar ve akademisyenler, Türk edebiyatının geçmişi ve geleceği üzerine tartışacak.
Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı, sanatın usta isimlerine olan vefasını çeşitli programlarla göstermeye devam ediyor. Bu çerçevede, Türk Edebiyatı’nın önemli figürleri Nazım Hikmet, Kemal Tahir, Sezai Karakoç ve Turgut Uyar’ın eserleri ve yaşamları üzerine “Türk Edebiyatında Sakarya” başlıklı bir panel gerçekleştirildi. Yoğun katılımla gerçekleşen etkinlik, şair Ercan Yılmaz ve yazar Muharrem Dayanç’ın konuşmalarıyla zenginleşti.
Panele katılan konuşmacılar, usta edebiyatçıların eserlerine dair bilinmeyen yönleri ele alırken, Sakarya’nın doğal güzelliklerini ve bu güzelliklerin sanatçılara ilham verme rolünü de vurguladılar. Geyve Boğazı, Sakarya Nehri ve Sapanca Gölü gibi yerlerin, sanat ve edebiyat eserlerinde nasıl bir yansıma bulduğuna dair şiirler ve yazılar paylaşıldı.
Panelin moderatörlüğünü üstlenen şair Ercan Yılmaz, Sakarya’nın eşsiz doğasına dikkat çekerek, “Sakarya, müstesna bir tabiata sahip. Anadolu’nun dört bir yanına giden trenler sayesinde bu güzelliklerin fark edilmemesi mümkün değil. Geyve Boğazı, Sakarya Nehri, kayalar, çınarlar ve şirin köyler… Boğazdan geçen trenlerden görülen doğanın şiire yansıması oldukça yaygındır. Roman ve hikâyelerde Sakarya’nın farklı yönleri ele alınırken, şiirlerde özellikle Sapanca ve Geyve Boğazı’nın Millî Mücadele bağlamında öne çıktığını görmekteyiz.” şeklinde konuştu.
Ercan Yılmaz, Sakarya’nın edebi eserlerdeki yerini vurgularken, “Kemal Tahir, Geyve Boğazı’nı ruhuyla ve tarihe yaptığı atıflarla çok güzel bir şekilde anlatmıştır. Bu bölgeyi, Anadolu’da baharın en güzel geldiği yer olarak nitelendirir. Nazım Hikmet de Kuvâyî Milliye adlı eserinde, Adapazarlı Kambur Kerim’in hikâyesini Geyve Boğazı üzerinden aktarmaktadır. Sezai Karakoç’tan Oruç Aruoba’ya, Sait Faik’ten İbrahim Tenekeci’ye kadar birçok şairin eserlerinde Geyve Boğazı’nın yer alması, onun edebiyatımızdaki önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.” ifadelerini kullandı.
Pandemi programında konuşan yazar Muharrem Dayanç ise, “Edebiyat araştırmalarında genel kabul görmüş bir yaklaşım vardır. Bir edebi esere dört farklı açıdan yaklaşmak mümkündür: Dış dünyaya ve topluma dönük eleştiri, esere dönük eleştiri, okura yönelik eleştiri ve sanatçıya dönük eleştiri. Sanatçıya dönük eleştiri, edebi eserin anlamını ve değerini, sanatçının iç dünyasından hareketle çözümler. Bu yöntemde, edebi eserlerin sanatçıların geçmişlerinden ve psikolojik durumlarından izler taşıdığı fikri öne çıkar.” dedi.
Etkinlik, konuklarla konuşmacılar arasında yapılan soru-cevap bölümüyle son buldu. Katılımcılar, edebiyatın derinliklerine inerek, Sakarya’nın kültürel mirasına dair düşüncelerini paylaştılar.
